2024-11-1020151019-514910.5137/1019-5149.JTN.12350-14.12-s2.0-84938304185https://dx.doi.org/10.5137/1019-5149.JTN.12350-14.1https://hdl.handle.net/20.500.14288/17248Aim: To investigate high-intensity zone (HIZ) changes after lumbar posterior dynamic instrumentation. MaterIal and Methods: Our study included 53 patients: 27 patients in group 1, 26 patients in group 2. All patients had one or two levels of degenerative disc disease with an HIZ confirmed by magnetic resonance imaging (MRI). Group 1 underwent one- or two-level dynamic lumbar posterior instrumentation. Group 2 was treated conservatively with an exercise program. Patients were evaluated using MRI, a numerical visual analog pain scale (VAS), and the Oswestry Disability Index (ODI) at baseline, at 1 year after surgery, and at final follow-up evaluation. Results: The mean duration of follow-up was 49.3 months in group 1 and 47.19 months in group 2. The baseline VAS and ODI scores were similar for both groups. The mean VAS score of group 1 was significantly improved at 1 year after surgery and at final follow-up. The mean ODI value was lower in group 1 than in group 2 at 1 year and at final follow-up. Pfirrmann grades in group 1 significantly differed at 1 year and at final follow-up but did not change in group 2. The number of HIZs significantly decreased in from baseline to 1 year and from baseline to final follow-up in group 1 but did not differ in group 2. ConclusIon: Dynamic lumbar stabilization systems are promising. Observations such as Pfirrmann grade improvements and disappearance of HIZs are concordant with improvements in VAS and ODI scores demonstrate that dynamic stabilization systems may provide an environment for regeneration. / AMAÇ: Lomber posterior dinamik enstrümantasyonun yüksek intensite bölgesi (YİB)’ne etkisini incelemek. YÖNTEM ve GEREÇLER: Çalışmaya 53 hasta dahil edildi; grup 1: 27 hasta, grup 2: 26 hasta. Bütün hastalarda Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) ile tespit edilen bir veya iki seviyede YİB içeren dejeneratif disk hastalığı vardı. Birinci gruptaki hastalara bir veya iki seviyeli posterior dinamik enstrümantasyon yapıldı. İkinci grup egzersiz tedavisi ile takip edildi. Hastalar MRG, sayısal görsel ağrı skalası (GAS), Oswestry Özürlülük İndeksi (OÖİ) ile tedavi öncesi, cerrahi sonrası 1. yıl ve geç dönemde değerlendirildi. BULGULAR: Birinci grup ortalama 49,3 ay, ikinci grup ise 47,19 ay takip edildi. Başlangıç GAS ve OÖİ ölçümleri her iki grupta benzerdi. Birinci grubun ortalama GAS skoru cerrahi sonrası 1. yıl ve geç dönemde belirgin olarak azaldı. Birinci grubun ortalama OÖİ skoru 1. yıl ve geç takipte 2. Gruba göre daha düşük bulundu. Birinci grubun Pfirrmann evreleri 1. yıl ve geç takipte belirgin olarak değişirken, ikinci grupta değişiklik görülmedi. Birinci gruptaki YİB sayısı ilk değerlendirmeye göre 1. yıl ve geç takipte azalırken, ikinci grupta değişiklik gözlenmedi. SONUÇ: Dinamik lomber stabilizasyon sistemleri ümit vericidir. Pfirrmann evrelerinde görülen gelişim, YİB’nin kaybolması ve bunların GAS ve OÖİ skorlarındaki gelişmeler ile uyumlu olması dinamik stabilizasyon sistemlerinin rejenerasyon için uygun ortam sağlayabileceğini göstermektedir.Brain and nerve surgeryNeurosurgeryLumbar degenerative disc disease / Beyin ve sinir cerrahisiBeyin cerrahisiLomber dejeneratif disk hastalığıEffect of posterior dynamic instrumentation on high-intensity zone in lumbar degenerative disc diseasePosterior dinamik enstrümantasyonun lomber dejeneratif disk hastalığında görülen yüksek intensite bölgesi üzerine etkisiJournal Article360324600011Q411766