New faces of work, new faces of resistance : instant delivery workers in Istanbul

Abstract

This thesis scrutinizes the work experiences and resistant subjectivities of instant delivery workers, based on interviews with 19 individuals with platform work experience, including a small subset of labor activists, and brief participant observations conducted in a warehouse and at small-scale public demonstrations in Istanbul. Platform-mediated instant delivery work is nested within the specific sector of delivery work and in the trends of the global political economy. By investigating the power relations and mechanisms of control specific to instant delivery work, this study brings insights into the emerging labor landscape and the types and implications of employment relations that are becoming increasingly prevalent. The experience of instant delivery workers hinges on multiple, entangled regimes of power that cannot be reduced to the economic domain but rather intersect with it to generate, sustain, and sometimes challenge a multi-level hierarchy of power relations. Therefore, this thesis further explores how past frameworks of familial and intimate networks of responsibility urge workers to take risks and accept precarious conditions to make what they perceive as a decent living. In this context, characterized by the stark power imbalance between the platforms and the workers, the prospects for pushing for work-related demands through conventional ways of workers' organization and representation are minimal. However, workers consult novel, sometimes tacit, forms of resistance that would complement or, at times, even replace collective outright defiance. Attending to the processes in which workers oscillate and blur the line between individual and collective, explicit and non-explicit forms of resistance, this thesis suggests taking the resistant subjectivities of the workers as a starting point to think about the modalities of power in the contemporary labor landscape in Turkey.Bu tez İstanbul'daki anlık teslimat işçilerinin iş deneyimlerini ve direngen öznelliklerini konu alır. Burada sunulan analiz, bir kısmı emek aktivisti olmak üzere platform işi tecrübesine sahip 19 kişiyle yapılan görüşmelere, İstanbul'da bir depoda ve küçük ölçekli protestolarda gerçekleştirilen mütevazı katılımcı gözleme dayanır. Platformlar aracılığıyla gerçekleştirilen anlık teslimat işi hem Türkiye'deki teslimat sektörüne hem de küresel ekonomi politiğin genel eğilimlerine yuvalanmıştır. Anlık teslimat işine özgü güç ilişkilerini ve kontrol mekanizmalarını incelerken, bu çalışma, giderek yaygınlaşan istihdam ilişkileri biçimlerine ve bu ilişkilerin sonuçlarına dair içgörüler sunmaktadır. Anlık teslimat işçilerinin deneyimlerinin ekonomik alana indirgenemeyecek olduğu savunulmaktadır. Aksine, çok düzeyli bir güç ilişkileri hiyerarşisi oluşturmak, sürdürmek ve bazen de meydan okumak için ekonomik alanla kesişen çoklu, iç içe geçmiş güç rejimlerini tespit etmek işçilerin deneyimlerini anlamak için elzemdir. Bu tez ailevi ve yakın sorumluluk ağlarının, işçileri nasıl risk almaya ve iyi bir yaşam olarak algıladıkları şeyi elde etmek için güvencesiz koşulları kabul etmeye teşvik ettiğini de araştırmaktadır. Platformlar ve işçiler arasındaki keskin güç dengesizliği ile karakterize edilen bu bağlamda, işle ilgili taleplerin geleneksel işçi örgütlenmesi ve temsili yollarıyla ileri sürülmesi olasılığı düşüktür. Ancak işçiler, kolektif açık meydan okumayı tamamlayacak ve hatta zaman zaman onun yerini alacak yeni, bazen örtük direniş biçimlerine başvurmaktadır. İşçilerin bireysel ve kolektif, açık ve açık olmayan direniş biçimleri arasında gidip geldikleri ve çizgiyi bulanıklaştırdıkları süreçlere odaklanan bu tez, işçilerin direngen öznelliklerini Türkiye'deki çağdaş emek ortamındaki iktidar biçimleri hakkında düşünmek için başlangıç noktası olarak almayı önermektedir.