Publications with Fulltext
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.14288/6
Browse
2 results
Search Results
Publication Open Access Psychometric properties of the pathological buying screener: reliability and validity study(Kare Yayıncılık, 2021) Dikbaş, Ganime Tuba; Akyunus, Miray; Department of Psychology; Acartürk, Ceren; Faculty Member; Department of Psychology; College of Social Sciences and Humanities; 39271Objective: The Pathological Buying Screener (PBS) is a self-report scale used to evaluate compulsive buying behavior. The aim of this study was to assess the validity and reliability of a Turkish version of the PBS in a nonclinical sample. Method: a total of 457 adult participants aged 18-64 years were enrolled in this study. Internal consistency, test-retest reliability and structure, concurrent and criterion-related predictive validity analyses were conducted to ensure reliability and validity for use of the scale with a Turkish population. As part of the validity study, all of the participants were asked to complete a battery of self-report scales: the Compulsive Buying Scale, the Brief Symptom Inventory, the Rosenberg Self-Esteem Scale, the Barratt Impulsiveness Scale-Short Form, and the PBS. In order to examine the test-retest reliability, 75 participants were asked to complete the questionnaire once again 2 weeks after the first administration. Results: the results of this study revealed that the PBS had good internal consistency and test-retest reliability. The findings supported concurrent and criterion-related predictive validity, and a 2-factor structure, consistent with the original form. Conclusion: the Turkish version of the PBS is a valid and reliable measurement tool that will add to understanding of pathological buying behavior.Publication Open Access Bilingualism and task switching: the need for experimental designs(Türk Psikologlar Derneği, 2021) Department of Psychology; Seçer, İlmiye; Teaching Faculty; Department of Psychology; College of Social Sciences and Humanities; 330365The extant literature illustrates the positive effect of bilingualism on task switching abilities. In particular, frequency of language switching and task switching abilities have been shown to be positively correlated. However, not all studies find a beneficial effect of bilingualism on cognition indicating that rather than bilingualism per se other factors such as uncontrolled confounding factors such as socio-economic status and small sample sizes drive any group differences. To date, the majority of the research conducted in this area have employed quasi-experimental designs and correlational methods, which do not determine the effect of bilingualism on cognition. That is, it is unclear whether bilinguals have improved cognition because they speak two languages or whether people with better cognition become bilingual. For such reasons, there is a need for experimental designs that examine bilingualism and task switching abilities in older children, younger adults and older adults. This design entails a pre-test of task switching abilities of monolingual individuals in which thereafter they are randomly allocated to an experimental and control group. Only participants in the experimental group continue to learn a second language and then all participants are tested for their task switching abilities once again. The aim of the current paper is to provide an overview of the current literature related to bilingualism and task switching and suggest methodological future directions. Methodological improvements for future studies include the use of a pre and posttest design, random allocation of participants to groups, inclusion of active control groups, and the assessment of participants’ prior knowledge of the relation between bilingualism and task switching abilities and their level of motivation to do well on switching tasks. / Birçok araştırma iki dilliliğin geçiş görev becerilerini olumlu etkilediğini göstermektedir. Özellikle, iki dil arasındaki geçiş yapma miktarı ile geçiş görev becerilerinin birbirleriyle ilişkili olduğu bulunmuştur. Fakat tüm araştırmalar aynı kanıda olmamakla birlikte bazı araştırmalar gruplar arası farklılıkları iki dilden ziyade kontrol edilmeyen faktörlere, örneğin sosyoekonomik düzeye veya katılımcı sayısının yetersizliğine yormuştur. Günümüzde bu alandaki araştırmaların çoğunluğu yarı deneysel desen ve korelasyon yöntemini kullanmıştır. Fakat bu yöntemlerle daha gelişmiş merkezi yönetici işlemleri olan bireyler mi ikinci bir dil edinmektedir, yoksa bu bireyler ikinci bir dil öğrendiği için mi geçiş görev becerileri gelişmektedir belirlemek imkânsızdır. Bundan dolayı büyük çocuklar, genç ve ileri yaşlı yetişkin örneklemlerini içeren deneysel desen araştırmalarına ihtiyaç vardır. Bu desene göre tek dilli katılımcılar, geçiş görev becerilerinin ölçülmesinin ardından seçkisiz bir şekilde deney veya kontrol grubuna atanır ve sadece deney grubundaki bireyler ikinci bir dil öğrenir. Ardından her iki grubun geçiş görev becerileri tekrardan ölçülerek, dil edinmenin etkileri incelenir. Dolayısıyla bu yazının amacı iki dillilik ile geçiş görev becerilerine ait mevcut literatür bulgularını gözden geçirip gelecek araştırmalar için yöntemsel önerilerde bulunmaktır. Bu alandaki araştırmaların iyileşebilmesi için dikkat edilmesi gereken hususlar ise şöyledir: ön-test ve son-testin olması, gruplara rastgele atama yapılması, aktif kontrol gruplarının olması. Aynı zamanda katılımcıların iki dillilik ile geçiş görev becerileri arasındaki ilişkiyle ilgili herhangi bir bilgisinin olup olmadığının öğrenilmesi ve geçiş görevlerinde başarılı olabilmeleri için olan motivasyonlarının ölçülmesi önemlidir.